5 Ağustos 2010 Perşembe

İnsanın içi acıyor birader!




Kazanmak ya da kaybetmek... Hiç ama hiç önemli değil. Önemli olan mücadele etmek, maçı istediğini göstermek! 'Hazır değiliz', 'Gerçek takımı iki hafta sonra görün' gibi laflarının arkasına sığınanın, Allah ta belasını versin!

Geçen sezon son maçta kaçan şampiyonlukta bile bu kadar kahrolmamıştım. Trabzon maçında otuz küsur şuttan biri mi girmez diyorsun, girmiyor işte, şans! En azından orada mücadele vardı ya, o yetmişti bana. Ama dün, bir taraftara yapılacak en büyük saygısızlık vardı sahada. Ne yönetim ne takım, kimse düşünmemiş taraftarını. "Biz bu adamlara geçen sezon neler yaşattık. Bari şu maçta kendimizi affettirelim. Bak 'yüzsüz' gibi de gelmişler 45 bin kişi" diyen yok! Ne bileyim, koridordan sahaya çıktığında, tribünlere şöyle bir bakarsın, bir anda içinde fırtınalar kopar. Zaten kopmuyorsa, sen o takımın oyuncusu değilsin. Oynamasan daha iyi...

Fazla bir şey yazmaya gerek yok! Bu kırgınlık başka...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder